Avrupa Kamuoyunda Türkiye'nin İmajı ve Kamu Diplomasisinin Önemi
Avrupa kamuoyu üç temel konu nedeniyle Türkiye’nin üyeliğine şüpheyle yaklaşmaktadır. İlk konu Türkiye’nin nüfusu ile ilgilidir. Avrupa’daki genel kanı Türkiye’nin nüfusunun giderek artarak 100 milyonu geçeceği ve Türkiye’nin üyeliğinin bir göçmen akımına yol açacağıdır. İkinci konu, Türkiye’nin ekonomisinin AB için bir yük olacağı düşüncesidir. Son konu ise Türkiye’nin değerlerinin AB değerleri ile örtüşmediğidir. Nüfusunun büyük çoğunluğunun müslüman olması, İslamcı eğilimlere açık olduğu izlenimine yol açmaktadır. devamı..



TASAM tarafından düzenlenen “2. İKT Üyesi Ülkeler Düşünce Kuruluşları Forumu” İstanbul’da gerçekleştirildi. Yoğun bir katılımla yapılan forum sonrası açıklanan deklarasyonda şu hususlara dikkat çekildi:
Ülkeler arasındaki vize uygulaması, soğuk savaş dünyasının ürünü. Dünyayı kesin sınırlara ayıran, kutuplaştıran, bölen bir anlayışın da simgesi aynı zamanda.
TASAM’ın kuruluş fikri nasıl ortaya çıktı?
Türkiye'nin iç ve dış değişim dinamiklerinin son yıllarda sergilediği ivme, ekonomiden dış politikaya, bilim ve teknolojiden sanata kadar geniş bir alanda cereyan etmekte ve yeni risk ve fırsat alanlarının doğmasına imkân tanımaktadır.
Çok kutuplu yeni dünya düzeni ile birlikte küreselleşme süreci de hız kazandı. Ve bu süreç en çok iletişim ve medya üzerinde etkisini gösterdi.
Can cultural diplomacy help get Turkey into the European Union? Within the EU, Turkey’s accession process is a highly debated issue. Almost everyone seems to have an opinion on the matter, although it can be argued that most of these opinions are not based on rationality and facts.
Soğuk Savaş döneminde, uluslararası politika ile iç politika arasında daha belirgin bir ayrılık mevcut idi. Dış politika; o dönemde daha çok ulusal güvenlik, askeri tedbirler, enerji kaynaklarına ulaşım, devletler arası çatışmalar, ideolojik rekabet ve nekonomik kalkınma planları gibi yüksek politika konularından oluşuyordu.
Özünde dürüstlük, doğruluk, sadelik, samimiyet yer almakta olan kamu diplomasisi, siyasal fikirlerden ziyade vatandaşların kalbine ve beynine ulaşarak ortak çıkarlar merkezinde diyalog kurmak fikrinde yükselmektedir.